EDEBİYATÖEMLİ NOTLAR ÖZET ÇIKARILMIŞ HALİNDE SIK SIK GÜNCELLENECEK Söz sanatları 1- Teşbih (Benzetme) ( Eylül – Dokuzuncu Hariciye Koğuşu ) İlk Folklor Den. : Şinasi = Durub – u Emsal – i Osmaniye İlk Realist Öykü : Şami Paşazade Sezai = Küçük Şeyler İlk Şiir Çevirisi : Şinasi = Tercüme – i Manzume
DokuzuncuHariciye Koğuşu'na doğru ağaçların bile sıhhatine imrenerek yürüdüm. Vücudum, büyük bir korku ile, öne doğru eğildi. Derenin sağ tarafındaki sırtta on beş yirmi kadar çadır vardı. Bizim perişanlığımız, gönülleri toplamak içindir. O anda utançtan ölecek gibiydi. (isim, yüklem) Onun gibisi nerede
Dokuzuncuhariciye koğuşu karakterleri ROMANIN ÖZETİ İstanbul'un dış mahallelerinde annesiyle birlikte yaşayan babasını kaybettikten sonra yetim kalan 15 yaşındaki bir çocuk, bacağında kemik hastalığı olan küçük bir kız olduğu için hastaneden hastaneye gitti. Tüm prosedürlere rağmen bacağının durumu hala ağır.
HenryIan Cusick; Büyük Cellatlar; Burhanettin Tepsi; Allah Seviniz Dedi; Çanakkale Muharebeleri (film) Space Jam; Durham Kontluğu; Luftflotte Reich; Majungasaurus
9HARİCİYE KOĞUŞU ÖZETİ,OLAY ÖRGÜSÜ,KONUSU,YER VE ZAMAN,DİL VE ANLATIM,ÜSLUP,BAKIŞ AÇISI (AYRINTILI TAHLİLİ) A.ŞİNASİ HİSAR- BOĞAZİÇİ MEHTAPLARI İNCELEMESİ AHMET HAŞİM BİZE GÖRE KİTABININ İNCELEMESİ ALİ FUAT BAŞGİL-GENÇLERLE BAŞBAŞA KİTABININ İNCELEMESİ ANADOLU NOTLARI-1 ÖZETİ,BÖLÜMLERİ VE AYRINTILI
Vay Tiền Nhanh. KİTABININ ÖZETİ Bu roman psikolojik bir roman . Adı bilinmeyen on beş yaşlarında bir gencin hikayesi .Yaşadığı psikolojik çöküntüleri anlatan bir roman… Kısaca özetlersek; Hasta bir çocuğun hikayesi. Yaşadığı hastaneyi koğuşa benzeten bir çocuk. Sekiz yaşında bacağında bulunan meçhul bir hastalık. Hayatı hastane içerisinde o dokuzuncu hariciye koğuşunda geçiren bir genç . Sağlığına kavuşmak amacıyla akrabası Paşa’nın Erenköy’deki Köşküne Paşanın kızı Nüzhet ile tanışır .Burada kendini biraz daha huzurlu ve mutlu hisseder. Nüzhet’e gizliden gizliye aşık Ragıp ın Nüzhet i istemeye geleceğini duyunca büyük bir hayal kırıklığı ve mutsuzlukla odasına çıkar .Sabah olur olmaz Fakülte ye gider. Genç bir hastanın kendini ne kadar iyi anlayacağını ve hastanın halinden gene hasta anlar . “Büyük bir hastalık geçirmeyen beni anlayamaz. “ Diye düşünürken ve hastane de geçirdiği günleri hatırlar. Fakültede operatör onu otopsi odasına okuduğu kitaptan düşleyerek Zorik ve Harotio’yu hatırlar, çünkü bu çocuğun hayal gücü çok güçlüdür. Hastaneden Mithat Bey’le ayrılır,yemek yemek üzere bir lokantaya giderler ama o ilk lokmayı zor yutar . Çünkü hastanede gördüklerinden çok etkilenmiştir. Köşke döner dönmez Doktor Ragıp ve annesini evde görür. Nüzhet’i istemeye gelmişlerdir. Köşkte Nüzhet in evlendirmesi yaşadıklarından dolayı sürekli ruhsal olarak inişler ve çıkışlar yaşamaktadır. Annesi de köşke müddet daha durduktan sonra çocuğun bacağındaki ağrı nükseder ve çok ağrır . Bunun üzerine çocuğu hastaneye dokuzuncu hariciye koğuşuna kaldırırlar. Burada muayenehane altında tutulur ve eğer bacağı kesilirse bunu Nüzhet’e nasıl söyleyeceğini düşünür, uykusunda Nüzhet i sayıklar . Yaşadıklarını düşünür. Bu arada Nüzhet ile Doktor Ragıp evlenmiştir. Genç hastaneden ayrılacağı bu son sabahı ve çektiği acıları hatırlar,buradan ayrılsam bile ben hala buradayım der. Çünkü buradaki insanların çektiği acıyı benden daha iyi anlayabilecek kimse yoktur. Hastanın halinden yine hasta anlar diyerek annesi ve arkadaşıyla dokuzuncu hariciye koğuşundan ayrılır. ROMANDAKİ KAHRAMANLAR Baş Kahramanlar Romandaki İşlevleri Hasta çocukadı bilinmiyor – Romanın en önemli baş kahramanı Nüzhet -Hasta çocuğun aşık olduğu kız Doktor Ragıp – Paşanın tanıdık doktoru Paşa – Hasta çocuğun uzaktan akrabası Mithat Bey – Fakültede operatör Yardımcı Kahramanlar Hasta çocuğun annesi – Hasta çocuğun annesi karısı – Hasta çocuğun yengesi Nurefşan – Köşkün hizmetlisi Bahçıvan – Köşkün bahçıvanı Anne – Doktor Ragıp’ın annesi Hasta bakıcı – Çocuğa bakmakla görevli olan memur Hemşire – Çocuğun yarasını temizler Doktor – Çocuğa pansuman yapar KAHRAMANLARIN FİZİKSEL, RUHSAL VE KİŞİLİK ÖZELLİKLERİ Hasta Çocuk On beş bacağında bulunan meçhul bir hastalık yüzünden hayatı hastanede geçen bir çocuk .Sağlığına kavuşabilmek için hiçbir zaman ümidini kaybetmeyen, hayatı ıstırap çekerek geçen , bazı durumlarda ağaçların sıhhatine imrenen,hayal gücü çok güçlü olan , edebi kitaplara ilgi duyan ,yaşadığı hastalık yüzünden psikolojik yönden bir çöküntü yaşayan , ruhsal yönden inişler çıkışlar yaşayan bir genç .Ağırbaşlı bir genç .Nüzheti gizliden gizliye aşık olan ,hayranlık duyan bir genç .Hasta olan çocukların durumunu en iyi anlayan bir genç . Nüzhet Kumral saçları açık sarı gözleri ve canlı hareketli in birçok heyecanları otomatiktir .Yüksek sesle kahkaha atar .Edebi kitaplara ilgi duyan genç kız. Nüzhet herhangi bir vaziyette ekseriya iki dakikadan fazla durmaz ve kaçar. On dokuz yaşında genç bir kız. Nüzhet in çocukluğu hasta gençle köşkte geçmiştir. Hasta çocukla vakit geçirir. Bazı yönleri çocuk kalan bir genç kız .Bu Romanın sonunda Doktor Ragıpla evlenir. Paşa İyice ihtiyarladı konuşması ağırlaşmıştı ve konuşurken uyuyordu. Çocukluğunda çok işittiği kahkahalarından birini kahkahaları duymak için çocuk tuhaf romanlar okumaktan zevk çocuğun hastalığından çok eğitimiyle ilgilenirdi. Sıhhatine kavuşabilmesi için çocuğa yardım eden yardımsever çocuğun kendisine kitap okumasını seven biriydi. Doktor Ragıp Uzun boy,seyrek, ince ve sarı her parçası aynı pembelikte sıhhatli bir baş. Daima gülmeye alışmış ve ciddi halinde bile gülümseyen bir ağız. Pratik ve dışa dönük bir zekanın daralttığı muzip ,derinliksiz,kıvrak mavi biraz yayvan enli bir İslav burnu az kımıldayan bir vücut,dik duruş,gözlerin sinirsiz ve ölçülü bakışı orta karar bir zarafet. Mithat Bey Çocuğun sağlığına kavuşturabilmek için elinden geleni yapan ona yardım eden, onunla vakit geçiren, hastalı ile ilgili ne yapıp ne yapmaması gerektiğini söyleyen, çocuğun kendisini daha iyi hissetmesini amaçlayan yardımsever bir insan. Paşanın Karısı Köşkün hanımı , çocuğun kendini iyi hissetmesi için elinden geleni yapan , çocuğu mutlu görmekten zevk alan anlayışlı bir insan. Hasta Çocuğun Annesi Çocukla bütün ıstırap üzüntüyü çocuğundan daha çok yaşayan bir evladına adayan bir anne. Nurefşan Köşkte çalışan evin hizmetlisi. Bahçıvan Köşkte bahçe ile ilgilenen , zamanın bahçede geçiren sürekli düşünen kuruntulu bir adam. Anne Doktor Ragıp’ ın annesidir. ROMANDA MEKAN Romanda olay; hastane ve köşkte geçmektedir. Hastane iç mekan Bütün sesler büyüyor Ayak sesleri, insan sesleri ve uğultular .Taşlara sürünen kumlu ayakkabıların çıtırtısı kestane fişekleri gibi açılıp kapanan kapıların gürültüsü top gibi girip çıkanlar, fakülte öğrencisi beyaz gömlekli doktorların yanımdan geçerken bıraktıkları mesleki koku ile kendilerini tanıtan eczacılar,duvardaki cetvelleri okuyan hastalar. Hastahanenin bahçesi dış mekan bahar güneşi , içerinin renklerinden ve kokusundan ayrılan tatlı bir parlaklık , camların yeşili ve taze bir tabiat kokusu. Hastane odası iç mekan Koğuştaki odam Bir demir karyola , başında bir küçük demir kırmızı mavi duvarlar , üstünde bir entari ve bir robdöşambr; kolları uzun geldiği için kendimi bu odada , bu robdöşambr içerisinde de yadırgıyorum. Hastanedeki Pansuman Odası İç Mekan Beyazlıklar ile madeni aletlerin tepsilerde çıkardıkları ince ve kırık bir şırıltı ,diğer kokuları yenen bir iyodoform kokusu beyazlıklar Beyaz duvarlar ,beyaz demir masa, beyaz dolaplar,beyaz örtüler ,beyaz sargılar, beyaz gömlekler … Hastane Otopsi Odası iç mekan Sessiz,kimsesiz,derin ve bomboş bir daire. Hiçbir yerde eşine rastlanmayan bir sessizlik ve çürümüş insan eti kokusu ile ilaç kokuları ağır havada bir şey kımıldamıyor. Köşkün Odası iç mekan Bu oda salon olarak açık duran balkon kapısından hafif bir rüzgar giriyor salona ıhlamur ve gül kokusu getiriyordu .Odaya ışık girinceye kadar gözlerimi hafifçe kapadım, odaya ışık girince evvela piyanoya gitti ve üstünde bir şeyler aradı. ROMANDA ZAMAN Bu roman 5-Teşrinievvel yılın otuz bir gün süren onuncu ayı ,ekim -1915 zaman diliminde geçmektedir. Romanda Olayların Kronolojik Sıralaması -Hasta çocuğun sekiz yaşında bacağında meçhul bir hastalığa yakalanması. -15 yaşına geldiğinde sağlığına kavuşmak amacıyla akrabası olan Paşa’nın yanına taşınması. -Köşkte çocuğun Paşa’ya bir roman okuması ve Paşa’nın uyuması. -Nüzhet’le beraber köşkün bahçesinde konuşmaları vakit geçirmeleri. -Nurefşan’ın köşkün hanımının Nüzhete yatması gerektiğini söylemesi. -Çocuğun ve herkesin odasına çekilmesi . -Çocuğun odada hastalığını ve Nüzheti düşünmesi. -Çocuğun fakülteye gitmesi ve Operatörle otopsi odasına girmesi. -Fakülteden çıkışta Mithat Bey’le bir lokantada yemek yemeleri. -Çocuğun köşke geri gelmesi ve Nüzhet’le beraber bahçeye çıkmaları. -Paşa’nın çocuğa Paris anılarını anlatması. -Köşktekilerin çocuktan bir şeyler saklamaları ve Nüzhet’in çocuğa yalan söylemesi. -Çocuğun Nüzhet’le beraber vakit geçirmeleri ve çocuğun kendini gül bahçelerinde gezintiye çıktığını hissetmesi. -Çocuğun değiştiğinin farkına varması. -Doktor Ragıp ve annesinin Nüzhet’i istemeye gelmeleri. -Köşkte sürekli Nüzhet’in evlendirilmesinin konuşulması . -Çocuğun tam köşkten ayrılacağı gün annesinin gelmesi. -Çocuğun ağrı ve sızılarının artması üzerine fakülteye götürmeleri. -Bunun üzerine çocuğu müşhade altına almaları bu arada çocuğun dokuzuncu hariciye koğuşuna kaldırılması. -Çocuğun hastane de Nüzhet’i düşünmesi . -Çocuğun ameliyata alınması. -Çocuğun ameliyat sonucu bacağının kısalması ve hastaneden taburcu olması. ZAMAN TASVİRLERİ Gerçek zaman Yatağa girerken,her büyük felaketimde olduğu gibi,kendimi birkaç yaş birden büyümüş geçmiş insanların tecrübelerine sahip olduğuma inanıyorum,fakat hala Nüzhet’e aşk olduğumu kendime itiraf edemeyecek kadar çocuktum . Kozmik Zaman Münakaşa gecesinden sonra Nüzhet’le dargın geceleri havuz başında buluşuyor,ne gündüzleri kükürt serpmek için bağa gidiyorduk. Paşa’ya roman da okuyamıyordum, kitap yarıda kalmıştı. Kozmik Zaman Benden yaşça büyük olduğu halde ,onun küçükken bebekleriyle oynamasını ben, küçümseyerek seyrederdim .Bilhassa hastalığımdan sonra .Ben ondan evvel , ciddileştim . O hala çocuktu. Kitapla İlgili Düşüncelerim Kitabı beğendim. Beni çok etkiledi. Özellikle beğendiğim bölümler… -Hakikati seviniz,oda sizi sever;hakikati arayınız, oda sizi arar ve üstüne yalan Çin setleri gibi kalın duvarlar örsün, altında kalan hakikat bir ince iniltiyle, bir hafif rüzgar dalgasıyla,herhangi bir küçük işaretle mevcudiyetine bildirir”Buradayım!’’ anlamlı ve doğru bir tanımlama. -Büyük bir hastalık geçirmeyenler,her şeyi anladıklarını iddia edemezler. -Istırabın derinlerine indikçe sevincimizi kaybetmek korkusu kalmadığı için,yeni bir sevinç başlıyorIstırabın ilacı çarpımısevinçtir. -Az ümit edip çok elde etmek. -Kitap çok etkileyici ve insanları düşüncelere daldıran bir herkesin bu kitabı okumasını tavsiye öğretici nitelikte olan bir duygusal ve duygu yüklü bir kitaptır.
Dokuzuncu Harİcİye KoĞuŞuÖzet, Karakter Ve Yazarin ÖzellİklerİÖzetYazar, Uzun Yillardan Berİ BacaĞindan Bİr Sorun YaŞamaktadir. Bu Problem, Yazarin Doktorlarin Dedİklerİnİ Uygulamamasindan Dolayi GÜn GeÇtİkÇe Kendİnİ Hİssettİrmeye BaŞlamiŞtir. Fakat Yazar, Bu Olaylari Annesİne Aktarmamamak İÇİn ÇeŞİtlİ Bahaneler Üretİr Ve Annesİnİ Üzmek İstemez. Yazarin Akrabalarindan Olan Bİr PaŞa Vardir. Bazi Zamanlar PaŞaya Gİderken Romanlar Alir Ve Bu Romanlari Gece Yatarken PaŞaya Okur. Bu Olay PaŞanin Çok HoŞuna Gİtmektedİr. Yazar PaŞanin Evİne Gİder. Orada Bİr KaÇ GÜn Kalirken PaŞanin Kizi NÜzhet İle Aralarinda Sicak Bİr İlİŞkİ BaŞlar. Fakat Bu İlİŞkİ BÜyÜdÜkÇe, Yazarin İÇİnde NÜzhet Sevgİsİ FazlalaŞtikÇa NÜzhet İle Daha Fazla Beraber Olmaya ÇaliŞir. Fakat Yazarin KarŞisinda Bİr Engel Vardir Kİ Oda PaŞanin Karisinin NÜzhetİ Bİr Doktorla Evlendİrmek İstemesİdİr. Bİr GÜn Yazar PaŞanin Evİndeyken O GÜnÜn AkŞam YemeĞİne Doktorun Da GeleceĞİnİ ÖĞrenİr. Doktorun Adi Ragiptir. Doktor GeldİĞİnde Hemen Yemek Yenmeye BaŞlanir. PaŞa İle Doktor Arasinda GÜzel Bİr Sohbet BaŞlar. Fakat Bu Yazari Pek İlgİlendİrmez ÇÜnkÜ Onun İÇİn Önemlİ Olan NÜzhetİn Yemekte VerdİĞİ Tepkİdİr. Yemek Esnasinda PaŞa, Doktorla KonuŞtuklari Konu Hakkinda Yazara Bİr Soru Sorar Ve Onun Da GÖrÜŞlerİnİ Almak İster. Konuyu Tam Olarak Bİlmeyen Yazar Konu Hakkinda Pek De İlgİlİ Olmayan SÖzler SÖyler. Bu SÖzler PaŞanin HoŞuna Gİtmez Ve Aralarinda Bİr TartiŞma BaŞlar. PaŞa Çok Sİnİrlenİr. Ertesİ GÜn PaŞa Yazari Odasina ÇaĞirir. O Sirada PaŞanin Nİye Yazari Odasina ÇaĞirdiĞini ÖĞrenmek İÇİn De PaŞanin Karisi, PaŞanin Odasinda Oyalanir. Yazar İÇerİ Gİrer Ve PaŞa Hemen Ona Bİr Soru YÖneltİr Ve Doktor Ragip Beyİn Kizi NÜzhete Uygun Olup OlmadiĞini Sorar. Yazar Da Bu Konu Hakkinda KuŞkusuz Hayir Cevabini Verİr Ve PaŞa Da Onu Destekler Bİr BİÇİmde GÜler. O Sirada Odada Oyalanan PaŞanin Karisi Hemen Araya Gİrer Ve Bu DÜŞÜnceye KarŞi OlduĞunu Savunur. Daha Sonra Yazar Evden Ayrilmaya Karar Verİr Fakat Tam PaŞanin Evİnden AyrilacaĞi Sirada Annesİ Gelİr Ve Bİr KaÇ GÜn Daha PaŞanin Evİnde Kalmak Zorunda Kalir. Eve DÖndÜklerİnde Yazar Uyurken, Ansizin BacaĞinda Şİddetlİ Bİr AĞri Hİsseder Ve Annesİne Bunu Haber Verİr. Annesİ De Yazari Sabah Hemen Bİr Doktora GÖtÜrÜr. Doktor Yazarin BacaĞini İnceledİkten Sonra Elİnİ Yikamaya Gİder Ve Daha Sonra Tekrar Yazarin Yanina Gelİr Ve YÜzÜnÜ BruŞturarak KÖtÜ Haberİ Verİr. Yazar Doktorlarin SÖylemİŞ OlduĞu Uygulamalardan HİÇbİrİnİ YapmamiŞ, Baston KullanmamiŞve AyaĞina Çok YÜklenmİŞtİr, Bu YÜzden De AyaĞi Kesİlme Noktasina Kadar GelmİŞtİr. Yazar, Annesİ Ve ArkadaŞlari Bu Duruma Çok ÜzÜlÜrler. Daha Sonra Yazar Ve Annesİ Şanslarini BaŞka Bİr Doktorda Denerler Ve Doktordan İyİ Haberİ Alirlar Ve AyaĞinin Kesİlme Durumunun Ortadan KalkabİleceĞİnİ ÖĞrenİrler. Fakat Bunun Sadece Dokuzuncu Harİcİye KoĞuŞunda Yapilacak Kontrollerden Sonra MÜmkÜn OlacaĞini ÖĞrenİrler. Yazar Bu KoĞuŞta Kalmaya Razi Olur. Yazar, Bu KoĞuŞta KaldiĞi SÜrede Kendİnİ Yalniz HİssetmİŞ, GeleceĞİ Ve NÜzhetİ DÜŞÜnmÜŞtÜr. Yazar, KaldiĞi SÜre İÇersİnde Bİr Çok Pansumana Tabİ TutulmuŞ Ve Sonunda Fİnal KontrolÜ GelmİŞtİr. Yazar Amelİyat Olur Ve Amelİyattan Sonra AyaĞinin Kesİlmesİne Gerek OlmadiĞini SÖyler. Bu Olaya Yazar Ve Annesİ Çok Sevİnİrler Ve Yazar Hasahaneden Taburcu Olur...’’’’’’’’’’’’’’’’’’’romanin Sonu’’’’’’’’’’Romanin KahramanlariYazar İÇİne Kapanik, Yillardir AyaĞindan Sorun YaŞayan, Doktorlar Ve Hastahanelerden BikmiŞ, İyİ Kalplİ Annesİ OĞlunun SaĞliĞi İÇİn Elİnden Gelenİ Yapan Bİrİdİr. PaŞa İyİ Kalplİ, Kizini Doktor Ragip Beye Vermek İstemeyen, Yazari En İyİ Dostlarindan Bİrİsİ Olarak GÖren Karisi Kizinin Doktor Ragip Beyle Evlenmesİnİ İsteyen, Yazari Bİr Mİkrop Olarak GÖren Ragip Bey NÜzhetle Evlenecek Olan KİŞİdİr. ÖĞrenİm GÖrmÜŞ, MesleĞİnde BaŞarili Daha Çok Yazarla Bİrlİkte Olmak İsteyen, Doktor Ragip Beyİ Sevmeyen Bİrİsİdİr...Yazar Peyamİ SafaRoman Yazari Ve Gazetecİdİr. Psİkolojİk Romanlariyla TaninmiŞtir. Yazilarinda DÖnemİn Sİyasal Etkİlerİnden EtkİlenmİŞtİr. CİngÖz Recaİ Adli Yazi Dİzİsİyle İlgİ ToplamiŞtir. Psİkolojİ, Sosyolojİ, Edebİyat Ve Felsefe Alanlarinda Yazilar YazmiŞtir. Temel Konu Olarak İnsanlarin DÜŞmÜŞ OlduĞu KÖtÜ Durumlardan Ders Çikarmayi AmaÇlamiŞtir...Eserlerİ. MahŞer, SÖzde Kizlar, Canan, Bİr AkŞamdi
Eserin Adı Dokuzuncu Hariciye Koğuşu Basım Yılı ve Yeri 1996/ İstanbul HAYATI Peyami Safa, 1899 yılında İstanbul’da hayata gözlerini açtı. Anadan doğma şair olarak adlandırılan İsmail Safa’nın oğludur. Sivas’a sürgüne gönderilen babasının ölmesinden sonra yetim-i safa ismiyle de anılmaya başlamıştır. Gerek psikolojik gerekse fiziksel hayat şartlarından ötürü on yedi yaşına kadar yakalandığı bir kemik hastalığı ile hayat mücadelesi vermiştir. Bu hastalığından ötürü yaşadıklarını Dokuzuncu Hariciye Koğuşu isimli romanına aktarmıştır. Hastalık ve savaşın yol açtığı maddî sıkıntılar dolayısıyla öğrenimini sürdürememiş, 13 yaşında hayatını kazanmak ve annesine bakmak içinVefa İdadisi'ndeki öğrenimini yarıda bırakmıştır. Keteon Matbaası'nda bir süre nota tashihi işinde çalışan Peyami Safa, Posta - Telgraf Nezareti'ne girmiş, I. Dünya Savaşı'nın başlamasına kadar orada çalışmıştır 1914. Daha sonra Boğaziçi'ndeki Rehber-i İttihat Mektebi'nde öğretmenlik yapmaya başlamıştır. Dört yıl çalıştığı bu okulda, hem öğretmiş, hem de kendi çabasıyla Fransızca'sını ilerletmiştir. Buradaki izlenim ve deneyimlerini "Biz İnsanlar" adlı eserinde kullanmıştır 1918 yılında ağabeyi İlhami Safa'nın isteğine uyarak öğretmenlikten ayrılmış ve birlikte çıkardıkları "20. Asır" adlı akşam gazetesinde "Asrın Hikâyeleri" başlığı altında yazdığı öykülerle gazetecilik yaşamına başlamıştır. İmzasız olarak yazdığı bu hikâyelerin tutulması üzerine Server Bedi takma adını kullanmaya başlayan Peyami Safa, daha sonra 1921'de Son Telgraf gazetesinde yazmış, oradan da Tasvir-i Efkâr'a geçmiştir. Daha sonra Cumhuriyetgazetesine geçmiş, 1940 yılına kadar bu gazetede fıkra ve makalelerinin yanı sıra, roman da tefrika etmiştir. 1960'lı yıllara kadar başta Milliyet olmak üzere birçok gazete ve dergide yazan Peyami Safa 27 Mayıs'tan sonra Son Havadis gazetesinde yazmaya başlamıştır 1961. Aynı yıl Erzurum'da yedek subaylığını yapmakta olan oğlu Merve'nin ölümü üzerine büyük bir sarsıntı geçiren Peyami Safa, iki üç ay sonra İstanbul'da vefat etmiştir. KİTABIN ÖZETİ Kitap ismini dahi bilmediğimiz ve bu yönüyle dünya edebiyatında da bir ilk olma özelliği taşıyan hasta bir çocuğun dizindeki problemle başlıyor. Dizindeki durumun ciddiyeti kendini korurken bir de olur olmadık hareketlere sahip olan bencil bir kıza yani Nüzhet’e gönül veriyor. Roman öylece akıp giderken arka planda romanda o dönemde Fransız’ca ya karşı açılan bir savaş harekatından bahsediyor. Erenköy’de oturan akrabalarına sürekli giden roman kahramanı aldığı kitapları orada Paşa’ya okuyor. Paşa bazı kitapları çok beğenirken, bazılarını beğenmediği için uyuklayıp duruyor. Nüzhet’e o sıralarda Ragıp isimli bir doktor talip olup onunla evlenip onu yurt dışına götürmek istiyor. Roman genel hatları ile böyle devam ediyor biraz daha özele indirgeyerek şöyle özetleyelim. Yazar, onbeş yaşında bacağı sakat olan, birkaç kez ameliyat geçirmiş olmasına rağmen şifa bulamamış bir çocuktur. İstanbul’un kenar mahallelerinden birinde annesiyle birlikte eski bir evde oturmaktadır. Sık sık tedavi olmak amacıyla hastaneye gider, doktor ameliyat olması gerektiğini ancak ameliyattan sonra yaralı bacağının kısalacağını söyler, ama yazar gün geçtikçe kötüye giden durumunu kimseye söylemez. Kafası da iyice karışmıştır ve hem annesine üzüntüsünü belli etmemek hem de başka bir doktora muayene olmak için şehrin karşı tarafında oturan karbaları Paşa’nın yanına gider. Paşa altmış yaşlarında, gençliğinde Fransa’da çalışmış bu yüzden onlara karşı sempati ile yaklaşan bir şahıstır. Sahip olduğu köşkte karısı, kızı Nüzhet, ve hizmetliler ile birlikte yaşamaktadır. Yazar Paşa’yı her ziyarete gidişinde ona ve kızı Nüzhet’e kitap götürmektedir. Nüzhet ondokuz yaşında yazarla çocukluğundan beri arkadaş olan genç ve güzel bir kızdır. Yazarı her zaman kendine yakın bir dost olarak görmüştür. Yazar köşke gelmeden birkaç gün önce Ragıp Bey adında 35yaşlarında bir doktor Nüzhet’i babasından istemiştir. Nüzhet ve Paşa evlenme işine pek sıcak bakmamaktadır. Ancak Nüzhet’in annesi evliliğin gerçekleşmesi için elinden geleni yapmaktadır. Çünkü, Ragıp Bey evlendikten sonra Nüzhet’i Berlin’e götürmek istemektedir. Yazar da Nüzhet gibi onunla konuşmaktan büyük zevk almaktadır. Küçüklüğünden beri Nüzhet’e beslediği arkadaşlık duyguları son zamanlarda anlam veremediği duygulara dönüşmektedir. Ragıp Bey’i öğrendikten sonra ise bu anlam veremediği duyguların nüzhet’e duyduğu aşk olduğunu gece Nüzhet dertleşmek için gizlice yazarın odasına gelir. O gece yaazar Nüzhet’e karşı hissettiklerinin karşılıksız olmadığını anlar ve aralarında bir elektriklenme olur. Bu elektriklenme gün geçtikce kuvvetlenir ancak birgün Ragıp Bey yüzünden araları açılır. Yazar köşkü terk etmeye karar verir, ancak annesinin de köşke gelmesi nedeniyle orada kalmak zorundadır. Bir gün yazar ülkenin bulunduğu durum hakkında Paşa ve Ragıp Bey ile de tartışır ve evine geri döner. Döndükten sonra hem üzüntü hem de doktorlarım uyarılarına rağmen ayağını fazla zorlaması nedeniyle daha fazla dayanamaz ve kaldırılır. Doktorların teşhisi kesindir “Bacağının kesilmesi gerekiyor.” Yazar bacağının kesilmemesi için doktor doktor dolaşmaya başlar. Ancak bu sırada ona ızdırap veren bacağının ağrısı değil, Nüzhet’in aşkının kalbinde açtığı derin yaradır. Onu bir türlü unutamaz. Bu sırada bacağında iyice kötüleşmiştir. Son çare aile dostu olan ve hastanede çalışan Mithat’a giderler. Mithat, yazarı çalıştığı hastnedeki operatöre götürür. Operatör, yazarın bacağını kurtarabileceğini ancak birkaç ay hastanede yatması gerektiğini söyler. Böylece yazarın hastane günleri başlar. Yalnız kaldığı odasında Nüzhet’i düşünmekten başka bir şey yapamaz. Bir gün Nüzhet’ten kart gelir; çok yakın zamanda Ragıp Bey ile evleneceği ayrıca Paşa’nın felç geçirdiği ve ölmeden önce onu görmek istediği yazmaktadır. Bu karttan sonra yazarın düşünceleri değişir. Başarılı ameliyatlar sonunda bir bacağı kısa kalmasına rağmen iyileşir. Annesi ile yeni bir hayata başlamak üzere ızdırap dolu günler geçirdiği o hastane koğuşundan ayrılır. KARAKTER ANALİZİ Hasta Çocuk Hayatın çetrefilli savaşı içerisinde bir de aşk macerasına çıkmış genç bir çocuk. Çocuk yaşına rağmen geçirdiği hastalıklar onu olgunlaştırmıştır. Karamsar bir durumun içerisinde olmasına rağmen geleceğine hep umutla bakmıştır. Nüzhet Kolay kolay kendinden başka kimseyi düşünmeyen bir paşa kızı. Olay kahramanının aşık olduğu ama beklediği ilgiyi tam manasıyla göremediği şahıs. Kafası karışık, ne tara gideceğini bilmediği bulanık bir zihne sahip. Paşa Fransız hayranı, Erenköy’de bir konak sahibi. Kitap okumaktan çok, okunulan kitapları dinleyip onlar üzerinden yer yer eleştiriler getiren bir adam. Nüzhet’in Annesi Kızının, roman kahramanıyla evlenmesini istemeyen, her anne gibi kızının para ile mesut olabileceğini düşünen bir anne. Doktor Ragıp Paşa gibi Fransız hayranı olan, bir aralık kahramanımızın hastalığıyla da ilgilenen ve Nüzhet’in kocası olan adam. Mitat Bey Hastanede çalışan, yazarın yakın dostu, onun iyi olması ve bacağının kesilmemesi için en çok çalışan kişilerden birisidir. Elinden geleni yapmıştır. Kitabın Konusu Genç yaşına rağmen bacağında beliren bir hastalık ile mücadele veren bir çocuğun yaşam öyküsü. Kitabın Ana fikri İnanç başarıyla özdeştir. Yan Düşünceler Bazen görünenlerin arkasına bakmak gerekir. Dönem zihniyetinin insanlar üzerindeki etkisi. Hayat size her istediğinizi vermeyebilir. OLAY ÇİZGİSİ 20. Fransız hayranı olan paşa aynı zamanda ittihatçı düşmanıdır da. 10. Paşaya okumak üzere kitaplar götürmektedir. 6. Doktorun söylediklerini yol boyu aklından geçirir. 1 Dizindeki sargıyı söktürmek için hastaneye gider. 2. Hastane bahçesinde kendince dolaşır ve etrafı gözlemler. 3. Eve gitmeyi göze alamaz, sokaklarda dolaşır, bir ne söyleyeceğine karar verememiştir. 4. Evin düzenine göre gelişmeleri yorumlamaktadır. 5. Annesinden gerçekleri saklamıştır. 7. Tedavisi için tekrardan Erenköy’e gitmesi gerektiği yalanını ortaya atar. 8. Eren Köy’de yanına gittiği Mithat bey ile aralarında bazı sohbetler geçer. 9. Paşa’nın kızı Nüzhet’in gelmesi ile muhabbete o da dahil olur. 11. Paşaya getirdiği cinai romanı okur, paşa uykuya kalır. 12. Nüzhet ile bahçeye çıkarlar. 13. Nüzhet, Doktor Ragıp diye birinin onu istediğini anlatır. 14. Nüzhet’i gece uyku tutmaz ve kahramanın odasına gider. 15. Odadan çıkacağı zaman aralarında yakınlaşma olur, sonra aniden Nüzhet odayı terk eder. 16. Paşa bir aylığına onun, konakta kalmasını hatta annesini de getirmesini söyler. Tabi kitapta ister. 17. Doktoru beklerken kadavraları bakar tiksinir. 18. Paşa evine gelince bir sessizlikle karşılaşır 19. Nüzhet nedenini söylemez, kuruntu yapma der. 20. Nurşefan gerçeği anlatır, Ragıp beyle ilgili konuşuyorlar. 21. Nüzhet’in yalanına çok üzülür. 22. Nüzhet’in odasına gidip onu odasına çağırır. 23. Nüzhet yalan söylemediğini ona gerçeği bu gece anlatmaya niyetli olduğunu söyler. 24. Aralarında yeniden bir yakınlaşma olur. 25. Köşkte günleri güzel geçer sürekli Nüzhet ile muhabbet ederler. 26. Doktor’un uşağı gelir, akşam beyinin geleceğini söyler. 27. Ragıp bey onun hastalığının ciddiyetini, muhabbet ortasında anlar ve çaktırmaz diğerlerine. 28. Paşaya ve yengesine, Nüzhet’i bu adam mutlu edemez der. 29. Nüzhet’in annesi, o çocuktan uzak dur mikrop bulaşır der. 30. Köşkten ayrılmaya karar verir, Paşa karşı çıkar. 31. Paşa bir gün daha kalmasını ister , zaten annesi gelir bu iki güne çıkar. 32. Doktor ve Paşayla Fransızca Türkçe tartışmasına girerler. 33. Ameliyattan sonra ayağı iyileşir, ama kalbi için aynı şeyi söylemek mümkün mü bilinmez. KİTABIN DEĞERLENDİRMESİ Usta bir yazar olan Peyami Safa bu romanı ile bize gerek dönemin siyasi gelişmeleri gerekse kendi hayatından kesitler sunmuş durumda. İsmi olmayan bir kahraman ile baştan sona kadar ilerleyen roman bittiğinde dahi birçok okur bu durumu fark etmeyebiliyor. Genç yaşında hastalığa yakalanmış üstelik babası dahi olmayan bir çocuğun hasta annesi ile verdiği hayat mücadelesi parmak ısırtan cinsten doğrusu. Küçük yaşına rağmen verdiği hastalık ile ettiği mücadele yetmezmiş gibi bir de başına aşk denen belanın musallat olması işleri iyice içinden çıkılmaz bir yola koyuyor ama neyse ki; verdiği savaşta kararlılık gösteren kahramanımız mücadelede aşk tarafından yenilse de hastalığa karşı büyük bir zafer kazanıyor. Üslup ve tarz açısından yazar çağ atlatan cinsten bir romanı kaleme almış. Ve yazdığı diğer kitaplarda da bu ustalığını kormuş olması onun karşısında saygı ile eğilmemize ve ona müteşekkir olmamıza sebep oluyor diyebilirim. Şevket ÖNDER Not Tahlilin bazı kısımları alıntıdır.
Download Free DOCXDownload Free PDFDownload Free DOCXSibel ÇelikelThis PaperA short summary of this paper37 Full PDFs related to this paperDownloadPDF PackPeople also downloaded these PDFsPeople also downloaded these free PDFsTimur, K., “İki Münevverin Dostluğu Peyami Safa - Cahit Sıtkı”, Erdem Dergisi, Peyami Safa Özel Kemal TimurDownload Free PDFView PDFTürk Romanında Ferda ZambakDownload Free PDFView PDFDokuzuncu Hariciye Koğuşu İncelemesiby Özgür KaracabeyDownload Free PDFView PDFTÜRKİYE TÜRKÇESİNDE RUHSAL ÇÖKÜNTÜ GÖSTERGELERİNDE METAFORİK YAPILARby Sibel ÇelikelDownload Free PDFView PDFPEYAMİ SAFA'NIN ROMANLARINDA DOĞU-BATIby ulaş bingölDownload Free PDFView PDFPeyami Safa'nın Dokuzuncu Hariciye Koğuşu Romanında Algısal Mekan ve Yeniden İmgelemeby Emine KoseogluDownload Free PDFView PDF“ANADOLU’DA BİR GECE” İLE “ON DÖRT YAŞINDA BİR ADAM” HİKÂYELERİNİN MUKAYESELİ İNCELEMESİ VE PEYAMİ SAFA’NIN HİKÂYECİLİĞİ ÜZERİNE BİRKAÇ SÖZby Ömrüm Işıkay GürbüzDownload Free PDFView PDFPEYAMİ SAFA'NIN BİR TEREDDÜDÜN ROMANI ADLI ESERİNDE YAPI VE İZLEKby Serkan GökbulutDownload Free PDFView PDFNurdan Gürbilek - Kör Ayna, Kayıp Şark_ Edebiyat ve ünal öztürkDownload Free PDFView PDFRELATED PAPERSKavramlarla Okumak Düşünmek Yazmak IIby Bayram KökDownload Free PDFView PDFPeyami Safa'nın Sanat Edebiyat Anlayışı ve Duygu Düşünce Dünyasıby Mahfuz ZARİÇDownload Free PDFView PDFDokuzuncu Hariciye Koğuşu’nda Mekânın/Mekân Tasvirlerinin Baslıca İşlevleriby Ahmet DemirDownload Free PDFView PDFSoylence Ocak 2018by Mehmet GüngörDownload Free PDFView PDFHayatla Kurmaca Arasında Elif Şafak'ın Siyah Süt Romanıby Yasemin BayraktarDownload Free PDFView PDF“Dokuzuncu Hariciye Koğuşu”nda Bir “Aşk Hadisesi”by tekhne -arşiv-Download Free PDFView PDFBildiri Çocuk Dergilerinin Kısa Ömürlü Olma Nedenleri 1869 1928by Müzeyyen AltunbayDownload Free PDFView PDFTEME U POEZIJI POKRETA PRVI NOVI THEMES IN THE FIRST NEW MOVEMENT POETRY, ULUSLARARASI TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI KONGRESİ, s. 613-625by Tunçer, Vugar Sultanzade, and Melinda BotalicDownload Free PDFView PDFAnlatıbilim Kuramsal Okumalar [Theory and Practice in Narratology]by Mustafa Zeki CirakliDownload Free PDFView PDFLevent Bayraktar, "Ortak Yaşama Kültürü ve Felsefesi", Bizim Külliye, S. Levent BayraktarDownload Free PDFView PDFBİLDİRİ KİTABI IIby Mustafa ArslanDownload Free PDFView PDFULUSLARARASI TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI KONGRESİ BİLDİRİ KİTABI IIby MUSTAFA ARSLANDownload Free PDFView PDFDOĞUM TARİHLERİNE VE KİTAPLARIN BASIM YILLARINA GÖRE ÇOCUK KİTABI YAZARLARININ KONU SEÇİMİNDEKİ FARKLILIKLARby Neslihan Karakuş, Hosine Bokaie, and Sara BokaieDownload Free PDFView PDFBUGAN, Funda 2015,"Küçük Prens ve Küçük Kara Balık Çerçevesinde Doğudan Batıya Özgürlük Anlayışı", 2. Uluslararası Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Sempozyumu 24-25 Ekim s. 535-543, İstanbul, Funda BuganDownload Free PDFView PDFBildiri İlk Gençlik Çağında Eleştirel Düşünme Becerisinin Kazandırılmasında Fabl Türünün Kullanımıby Müzeyyen AltunbayDownload Free PDFView PDFPeyami Safa'nın Roman Karakterlerinin Psikolojik Çıkmazlarıby Nurullah UlutaşDownload Free PDFView PDFLevent Bayraktar, "Türk Düşüncesine Dair", Bizim Külliye, S. Levent BayraktarDownload Free PDFView PDFMAUPASSANT’IN GÜZEL-DOST BEL-AMI ve PEYAMI SAFA’NIN SÖZDE KIZLAR ROMANLARINDA BİR AHLAK SORUNU OLARAK EVLİLİK DIŞI İLİŞKİby Rıfat GündayDownload Free PDFView PDF9. SINIFby Mustafa SöylemezDownload Free PDFView PDFYALNIZIZ'DA İNSANIN ANLAMLANDIRILMASI MESELESİby Özden SAVAŞDownload Free PDFView PDFPeyami Safa'nın Fatih-Harbiye Romanı'nda Batılılaşma Sancılarıby Emine Sonnur OzcanDownload Free PDFView PDFTürk Dili II AÖFby Erkan TosunDownload Free PDFView PDFGöstergebilimby GÜl YıldızDownload Free PDFView PDFOrtaöğretim Türk Edebiyatı 12. Sınıf Ders Kitabıby şamil yeşilyurtDownload Free PDFView PDF45-BATILILAŞMA Gıyasettin AytaşDownload Free PDFView PDFDivan Şiiri Penceresinden Âşığın Bilinçaltını Temaşa Düşde Yari Tenhâ Düş’ürmek NECMETTİN HACIEMİNOĞLU Hatıra Kitabı. İstanbulTürk Edebiyatı Vakfı Yay. 2017. 418-429by gülçiçek akçayDownload Free PDFView PDFPeyami Safa'nın "Yalnızız" Romanında Söz Dizimi The Syntax in The Novel "Yalnızız" of Peyami Safa by FERDİ GÜZELDownload Free PDFView PDFCumhuriyet Dönemi Türk Öyküsü 1923-2000by Ömer SolakView PDFNurettin Öztürk, 1992, Çağdaş Türk Edebiyatında Ütopya, Malatya, İnönü Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Anabilim Dalı Basılmamış Yüksek Lisans Tezi by Nurettin ÖztürkDownload Free PDFView PDF"SÜRGÜN ÜLKEDEN BAŞKENTLER BAŞKENTİNE" ŞİİRİNDE GÖSTERGEBİLİM/SEMiOTİCS IN POETRY "TO THE CAPITAL OF CAPITALS FROM EXTERNAL COUNTRY"by Hilal AkçaDownload Free PDFView PDFMETAFOR ARACILIĞIYLA KAFKA’NIN “DAVA” ROMANINDA MEKÂN OKUMALARIby Nilgün Kuloğlu and Neva Gerçek AtalayDownload Free PDFView PDFLEVENT BAYRAKTAR, "GERÇEKLİK ÜZERİNE", BİZİM KÜLLİYE ÜÇ AYLIK KÜLTÜR ve SANAT DERGİSİ, 74, s. 44-45by Levent BayraktarDownload Free PDFView PDFPEYAMİ SAFAby Endam UluçayDownload Free PDFView PDFSEVGİ SOYSAL’IN ÖYKÜLERİNİN II. KADEME ÖĞRENCİLERİNİN TÜRKÇE EĞİTİMİNE KATKISI BAKIMINDAN Bünyamin SARIKAYADownload Free PDFView PDFPeyami Safa’nın Sözde Kızlar Romanında Kadın Kimlikleriby Ayşe Duygu YavuzDownload Free PDFView PDF“İlmî, Ruhî ve Felsefî Tetebbularla Hayatını Geçirmiş” Bir Polis Hafiyesi Kartal İhsan/Server Bediby didem ardalı büyükarmanDownload Free PDFView PDFERKEN CUMHURIYET DONEMI TURK EDEBIYATINDA SINEMA VE GUNDELIK HAYATby Meltem GöndenDownload Free PDFView PDFOyun Kavramı Etrafında Postmodernizm ve Romanby Bülent SayakDownload Free PDFView PDFThe Resurrection of the Medusa in the Feminine Text Didem Madak's Poetic Discourseby Mustafa Zeki CirakliDownload Free PDFView PDFKUTSAL GÖSTERGELER DİZGESİ ÇANAKKALE ŞEHİTLERİNEby Ülkü EliuzDownload Free PDFView PDFImmigrant Turkish as a Heritage Language in Germany and Franceby Nebiye Hilal ŞanDownload Free PDFView PDF
Download Free PDFDownload Free PDFÖzgür KaracabeyThis PaperA short summary of this paper37 Full PDFs related to this paper
9 hariciye koğuşu özet pdf